Kızıl
Streptokok bakterilerinin neden olduğu kızıl hastalığı, halk arasında kızılcık hastalığı olarak da adlandırılıyor. Bu bakterinin vücut içerisindeki yerleşimine son verilmediği takdirde apse ve kulak iltihabı gibi farklı hastalıklar da meydana gelebiliyor. Bu durum çocuklarda olabildiği gibi yetişkin insanlarda da rastlanabilen bir hastalıktır. Sağlıklı ve düzenli beslenmenin yanı sıra ilaç tedavisi ile de 14 gün gibi bir süre zarfında bu hastalıktan kurtulmak mümkündür.Kızıl hastalığı, ilk evrelerde kendini belli eden bir hastalık değildir ve tetkikler ile birlikte gün yüzüne çıkartılacaktır. İlaç tedavisi en etkili yöntemlerden bir tanesidir ancak bununla birlikte bol yoğurt ve sıvı tüketimi de hastalığın tedavisinde önemli bir yere sahiptir.
Kızıl Hastalığı Nedir?
Streptokok bakterilerin vücutta yaşam alanı oluşturması ve hava ile bütünleşmesi neticesinde meydana gelen hastalık, yalnızca çocuklarda değil, yetişkinlerde de gözlemlenen bir hastalık türüdür. Ciltte beyazımsı ve kızıla çalan bir yapılanma ile birlikte net bir şekilde tespit edilebiliyor ancak klinik testlere her daim ihtiyaç vardır.
Dilde meydana gelen renk değişimi de hastalığın en önemli belirtileri arasında gösteriliyor. Kızıl hastalığı ne yazık ki bulaşıcı bir hastalık. Mümkün olduğu sürece bu hastalığa yakalanan kişilerden uzak durmanız gerekmektedir çünkü sizlerinde bu hastalığa yakalanma riskiniz oldukça fazladır. Aynı havayı solumak ve hatta hasta kişinin kullandığı eşyaları kullanmak da bulaşması için yeterli olacaktır.
Kızıl Hastalığının Sebebi Nedir?
Strep bakterileri en önemli neden olarak karşımıza çıkıyor. Bu hastalığa sahip olan kimseler ile aynı ortamda bulunmak da hastalığın oluşum nedenlerinden bir tanesidir. İlkbahar ve sonbahar ayları en riskli dönemler olarak nitelendiriliyor ve büyük bir çoğunluk kızıl hastalığı ile bu dönemde karşı karşıya geliyor.
Kızıl hastalığının bir diğer nedeni ise sağlıksız ve düzensiz beslenmedir. Dolaylı yoldan büyük bir etkiye sahip olduğunu ifade etmek gerekiyor çünkü bu sayede bağışıklık sistemi zayıflıyor ve bakteriler için kusursuz bir yaşam alanı oluşturuluyor. 5 ila 15 yaşları arasında olmanız da riski artırıyor ancak yetişkinlerin de risk grubunda yer aldığını belirtmekte fayda var.
Kızıl Hastalığı Belirtileri
Boğaz ağrıları hastalığın en önemli belirtileri arasında gösteriliyor ancak tek başına bir sonuç elde edemeyeceğimiz için diğer belirtileri de göz önünde bulundurmak gerekiyor. Dil bölgesinin beyazlaması ve derinin kızıla yakın bir görüntü sergilemesi de hastalığı daha net bir şekilde teşhis etmemize yardımcı oluyor.
Özellikle yanak ve koltuk altı bölgesinde kızıl renkli oluşumlar da hastalığın bu ismi almasına neden oluyor. Halsizlik ve bazı hastalarda mide bulantısı durumu da söz konusudur. Bu belirtiler ile karşı karşıya geldiğiniz takdirde hiç vakit kaybetmeden bir hekimden yardım almalısınız.
- Ani Başlayan Ateş
Gün içerisinde devam eden ve kimi zaman şiddetli bir hal alan ateşlenme durumu da hastalığın belirtileri arasında gösteriliyor. Kızıl hastalığı, birçok hastalığı taklit edebilir ve ilk evrelerinde kendini net bir şekilde ortaya koymaz. Bakterinin kuluçka dönemi hızlı bir sürece sahip olduğu için ilerleyen evrelerde hastalığın teşhisi çok daha mümkün ve kolay bir hal alacaktır.
Ani başlayan ve hızlı bir şekilde şiddetlenen ateşlenme durumu çocuklarda çok daha sık görülen bir belirti olarak karşımıza çıkıyor. Yetişkinlerde ise ateşlenme daha hafiftir ve istirahat ile birlikte bu sorun ortadan kaldırılabilir. Ani başlayan ateş bazı hastalarda iştahsızlık ve halsizliği de beraberinde getiriyor ve gündelik hayatları olduğu gibi iş hayatını da olumsuz etkiliyor.
- Titreme, Kusma ve Baş Ağrısı
Gribal enfeksiyona yakın bir hastalık gibi görünse de tamamen aykırı ve farklı bir hastalıktır. Titreme, kusma ve baş ağrısı gibi belirtiler, hastalığın farklı hastalıkları taklit ettiğini daha net bir şekilde ortaya koyuyor. Yine bu sorunlar da çocuklarda çok daha şiddetli bir hal alıyor ve gün içerisinde rahatsız edici bir seviyeye ulaşabiliyor.
Titreme ve kusma ile birlikte daha zayıf bir beden ve daha halsiz bir vücut yapısı söz konusu hale gelecektir. Antibiyotik tedavisi ile birlikte devam eden bu sorunlar da en aza indirgeniyor ve hastanın rahat bir nefes alması sağlanıyor.
- Yutkunma Güçlüğü
Boğaz ağrısı ve şişlik durumu özellikle yutkunmayı çok daha sıkıntılı hale getiriyor. Katı gıdalar tüketmek yerine sıvı gıdalara ağırlık verebilir ve daha yumuşak gıdalar ile beslenebilirsiniz. Antibiyotik tedavisinde bu sorunu ortadan kaldıracak ilaçlar da mevcut ve düzenli kullanım ile birlikte yutkunma güçlüğünden kurtulmak da mümkündür.
Sigara ya da alkol tüketimine devam ettiğiniz takdirde bu sorun çok daha şiddetli bir hal alacak ve gündelik hayatlarınızı da olumsuz etkileyecektir. Hastalığın belirtileri arasında gösterilen yutkunma güçlüğü, yine çocuklarda daha şiddetli bir hal alırken yetişkinlerde daha zayıf bir halde karşımıza çıkıyor.
- Dilde Renk Değişimi
Hastalığa ‘’Kızılcık hastalığı’’ nitelendirmesi yapmak için belki de en önemli belirti dildeki renk değişimidir. Kızıl hastası olan kişilerde dil rengi beyaza yakın bir renge sahiptir ve kızıla çalan görüntü de zamanla gözle görülebilir bir hal alıyor. Pullu yapının yanı sıra gözenekleri daha rahat bir şekilde tespit edebiliyorsunuz. Bahsi geçen belirtilerle karşı karşıya geldiğiniz takdirde hiç vakit kaybetmeden bir uzmandan yardım almanız gerekiyor. Bulaşıcı bir hastalık olduğunu da unutmamakta fayda var ve bu hastaların kalabalık insan topluluklarının arasında bulunmaması daha doğru olacaktır.
Dilde renk değişimi ve diğer belirtiler ile birlikte kendini ifade etmeyi başaran kızıl hastalığı, yalnızca çocuklarda değil, yetişkinlerde de sık rastlanan bir hastalıktır ancak bu hastalığı bir kez geçirdikten sonra tekrarlama riski karşınıza çıkmıyor.
- Deride Soyulma
Güneş yanığı sonrası meydana gelen soyulma durumu, kızıl hastalığının belirtileri arasında da yer alıyor ve buna benzer bir soyulma karşınıza çıkıyor. Derideki soyulma şiddetli bir hal aldığı takdirde deri zayıflayarak daha hassas hale geliyor. Özellikle çocuk yaştaki hastalarda bu kısımlara dokunulduğunda acılı ve ağrılı bir durum da söz konusu olacaktır.
Bazı hastalarda daha şiddetli bir şekilde gözlemlenirken bazı hastalarda ise bu sorun hiçbir şekilde meydana gelmez. Deri, bir süre sonra pullu bir yapıya dönüşür ve kırmızı renk daha hakim bir şekilde karşımıza çıkar.
- Boyun Tutulması
5 ila 15 yaş arası çocukların büyük bir kısmında görülen kızıl hastalığı, bakteriyel bir hastalıktır ve ilgili bakterinin kuluçka süreci ile birlikte kendini belli etmeye başlayacaktır. Ateşli ve ağrılı bir hastalık olmasının yanı sıra görsel olarak da rahatsız edici bir tavra sahiptir. Derideki kızıla yakın pullu yapılanma, estetik açıdan hoş bir görüntü oluşturmaz ve soyulmalar başladığında daha kötü bir görüntü meydana gelebiliyor.
Hastalığın birçok belirtisi var ve bu belirtilerden bir tanesi de boyun tutulmalarıdır. Yetişkinlerde çok daha sık rastlanır ve gündelik hayatı olumsuz etkileyen sorunlardan biridir. Tedavi ile birlikte bu tür belirti ve komplikasyonlar da kısa süre içerisinde ortadan kaldırılıyor.
Kızıl Hastalığı Tedavisi
Kızıl ya da kızılcık hastalığının tedavisinde ilaç tedavisi öncelikli müdahale yöntemlerinden bir tanesidir. Güçlü ve ağır antibiyotiklerin kullanıldığı tedavide yan etki ve komplikasyonlar ile karşı karşıya gelmeniz de gayet normal bir durumdur. Bu konuda nasıl hareket etmeniz gerektiğini ve nasıl daha çabuk iyileşebileceğiniz konusunda doktorunuz sizlere en iyi bilgilendirmeyi yapacaktır. Bir diğer tedavi yöntemi ise doğru ve düzenli beslenme ile birlikte istirahat olarak karşımıza çıkıyor. Yoğurt ve süt ürünlerinin ağırlıklı tüketileceği beslenme düzeninde sıvı tüketimi de normale oranla iki kat arttırılmalıdır. Uygun tedavi yöntemi belirlendikten ve doğru bir şekilde yürütüldükten sonra başarılı sonuçlar elde etmek mümkün.
1.İlaç Tedavisi: Yüksek ateşin önüne geçmek ve bu sorunu kontrol altına almak için ateş düşürücüler kullanılıyor. Birçok hasta ne yazık ki kulaktan dolma bilgi ve tavsiyeler ile ilaç tüketimi gerçekleştiriyor. Bu hataya düşmemeniz için bir kez daha uyarmak istiyoruz. Doktorunuzun hazırlayacağı reçetenin dışına çıkmamanız sizlerin lehine olacaktır.
İlaç tedavisinde kullanılan bir diğer ilaç grubu ise güçlü antibiyotiklerdir. Ateş düşürücü olmalarının yanı sıra boğa ağrısı ve şişme gibi sorunların önüne geçmek için de bu ilaçlardan yardım alınıyor. Hastalık, doğru tedavi yönteminin düzenli ve doğru bir biçimde uygulanması neticesinde 14 günlük süre zarfından insan vücudunu tamamen terk ediyor ve gündelik hayatlarınıza kaldığınız yerden devam edebiliyorsunuz.2.Ateş Düşürücüler: Kızıl hastalığı, yüksek ateş sorununu da beraberinde getiriyor ve hatta hastalığın en önemli belirtilerinden bir tanesi de yüksek ve ani ateşlenmelerdir. Doktorunuzun sizinle paylaşacağı reçetede ateş düşürücüler de yer alıyor ve düzenli bir kullanım neticesinde başarılı sonuçlar elde etmeniz de mümkündür. Ateş düşürücülerin yanı sıra antibiyotik destekli bir tedavi yöntemi karşınıza çıkacaktır.İlaçlarınız bittiği halde hastalık devam ediyorsa ya da birtakım şikayetler ile karşı karşıya iseniz doktorunuza başvurabilirsiniz. Tedavi süresi boyunca düzenli doktor kontrolleri de devam edecek ve gerekli incelemeler en iyi şekilde yapılacaktır. İlaç tedavisi en etkili tedavi yöntemlerinden biri ve başarılı sonuçlar elde etmek de mümkündür.3.Antibiyotikler: Antibiyotik tedavisi ile birlikte kızıl hastalığı ve hastalığın ortaya çıkardığı komplikasyonlar da kısa sürede yok edilecektir. Öneriler ya da kulaktan dolma bilgiler ile ilaç kullanmak yapacağınız en büyük hatalardan bir tanesidir. Doktorunuza danışmadan ilaç kullanmamanız gerekiyor. Antibiyotik tedavisi ağır bir tedavi sürecini de beraberinde getiriyor ve çok sayıda yan etki ve komplikasyon ile karşı karşıya gelmeniz de söz konusudur.Antibiyotik tedavisi ile birlikte karşılaşacağınız sıkıntılar için yine doktorunuzdan yardım alabilirsiniz. İlaçların büyük bir kısmı ağır dozda uygulanacak ve bu da vücutlarınızın tepki vermesine neden olabiliyor. Bu tepkiler azaltmak için neler yapmanız gerektiği de doktorunuz tarafından sizinle paylaşılacaktır.4.Penisilin: Streptokok enfeksiyonlarının vücuttan atılmasında ve bu enfeksiyonların ortaya çıkardığı hastalıkların giderilmesinde antibiyotik tedavisi en etkili yöntemlerden bir tanesidir. Penisilin de bu grupta yer alıyor ve doğru uygulama ile birlikte etkisini en kısa sürede gösteriyor. Hastalığın seviyesi ve hastanın durumu tespit edildikten sonra uygun dozda penisilin verilir ve etki süresinin de çok hızlı olduğunu ifade etmek gerekiyor.
Yapılacak tetkikler neticesinde uygun dozun belirlenmesi de kısa sürüyor ve tedavi süreci hızlı bir şekilde başlatılıyor. Penisilin de ağır ilaç gruplarından bir tanesidir ancak kızıl hastalığının tedavisinde en etkili tercih olmasından ötürü birçok doktor bu uygulama türünü tercih ediyor.
5.Amoksisilin: Penisilin alerjisi olan hastalarda genellikle eritromisin tercihi yapılıyor ancak herhangi bir alerjik durum söz konusu değilse penisilin kesinlikle en etkili uygulama olacaktır. Penisilin uygulamasının yanı sıra amoksisilin tabletler de kızıl hastalığının tedavisinde önemli bir yere sahiptir. Yetişkinlerde çok daha başarılı sonuçlar elde edildiğini görebiliyoruz, çocuklarda ise sıvı antibiyotik uygulaması daha fazla tercih ediliyor. Hastalığın teşhis edilmesi ile birlikte hastanın genel sağlık durumu değerlendiriliyor ve bu değerlendirme neticesinde en uygun tedavi yöntemi kısa sürede belirleniyor. Doktorunuzun uyarılarını göz ardı etmediğiniz ve ilaç tedavisini düzenli bir şekilde devam ettirdiğiniz takdirde başarılı sonuçlar elde edecek ve hastalıktan kısa bir süre içerisinde kurtulacaksınız.
6.Eritromisin: Penisilin, kızıl hastalığının tedavisinde en etkili uygulama yöntemi olarak lanse ediliyor ve sonuçlar incelendiğinde bunu daha net bir şekilde görebiliyoruz. Bazı bünyelerin penisiline karşı alerjisi olduğu biliniyor ve bu tür durumlarda eritromisin tabletlere başvuruluyor. Güçlü antibiyotiklerden bir tanesidir ancak başarı oranının diğer tedavi yöntemlerine nazaran daha düşük olduğunu da belirtmek gerekiyor.
Penisilin alerjinizin olup olmadığını bilmiyorsanız bu konuda doktorunuzdan yardım alabilirsiniz ve ilgili tetkikler neticesinde bu durum tespit edilecektir. Doktorunuz, tedavi öncesinde bunu sorgulayacak ve sizlerden bilgi alacaktır, aksi takdirde bilinçsiz bir uygulama farklı sorunları ve hastalıkları da beraberinde getirebilir. Penisilin tedavisinin uygulanamadığı hastalarda ise eritromisin ile sonuç elde etmeye çalışılacaktır.