Çiçek Hastalığı
Çiçek hastalığı, her yaşta ve her cinste kişilerde görülen, irinli kabarcıklar dökerek yüzde izler bırakan, ateşli, ağır ve bulaşıcı bir hastalıktır. Variola da denir. Hastalığın aşısını İngiliz cerrah Edward Jenner’ın bulduğu kabul edilir. Bu 1700’lü yıllarda Mary Wortley Montagu tarafından İstanbul’da çiçek hastalığı aşısına öncülük eden yöntemlerin gözlemlenmesiyle gerçekleşti.
Çocuklarda daha sık görülür. Variola major ve Variola minor olmak üzere iki tipi vardır. İlkinde ölüm oranı, ikincisine göre daha yüksektir
Çiçek Hastalığı Belirtileri
Çiçeğin etkeni Poxvirus grubundan bir virüstür (Çiçek virüsü); hastalık yaralarının içinde bulunur ve hastanın eşyalarıyla, hastaya yaklaşmayla, sineklerle ve virüslü havanın solunmasıyla bulaşır. Kuluçka dönemi 10-14 gündür. Ani ve şiddetli belirtilerle başlayan hastalıkta baş ve sırt ağrısı, kusma, kas sertleşmesi ve 39-40 °C’ye varan ateş görülür. 3-4 gün süren bu başlangıç dönemini vücutta kırmızılık izler, ateş düşer. Önce yüzde, ardından baş, göğüs, sırt, kol ve bacaklarda sert kabartılar durumunda küçük kırmızı lekeler belirir. Bunların içi sıvı doludur, daha sonra bunlar sivilce biçiminde cerahatli kesecikler durumuna dönüşür. Bu sırada ateş yeniden yükselir. 12. gün dolayında sivilceler patlar, 16. gün dolayında da sivilcelerin üzeri kabuklaşır. 2. ve 3. haftalarda kabuklar yerlerinde çukur bırakarak düşerler.
Hastalığın Seyri
Hastalığın gidişatı değişik biçimlerde olabilir; buna göre üç tip çiçek hastalığı tanımlanır:
- Basit tip: Sivilceler birbirinden ayrıdır ve hastalığın gidişatı iyidir.
• Konflüan tip: Sivilceler bir araya gelerek yüzeysel abseler oluştururlar. Hastalığın gidişatı kötüdür.
• Hemorajik tip: Sivilcelerde, mukozalarda ve göz konjonktivasında kanamaların görüldüğü çiçek hastalığının en ağır ve öldürücü tipidir.
Çiçek Hastalığının Tedavisi
Çiçek hastalığının belirli bir tedavisi yoktur. Saçı kısa kesilen hasta yatırılır ve derisi %1 potasyum permanganat eriyiği ile yıkanır. Bu arada yüz sık sık yıkanarak gözlerle birlikte korunmalıdır. Hasta 6 hafta karantinaya alınır. İlaç tedavisi uygulanırken, hastaya yaklaşmış kişiler de aşılanarak gözetim altında tutulmalıdır.
Korunma
Eskiden büyük salgınlar yapan ve pek çok kişinin ölümüne yol açan çiçek hastalığından korunmak için aşılanma yapılır. Bu arada 1-20 yıl arasında değişen bağışıklık salgılar.
1966’da WHO’nun başlattığı kampanya sonucu tüm Dünya ülkelerinde çiçek aşısı yapılarak, hastalık görünmez oldu ve çiçek aşısı zorunlu aşı programından çıkarıldı. Ancak 1976’da Etiyopya ve Somali’de iki çiçek olgusu bildirildi. Çiçek hastalığı, bildirimi zorunlu hastalıklardandır.
Çiçek Aşısı Nedir?
Yüzyıllardır bilinen ve geniş yayılımı ile bulaşıcı bir hastalık olan çiçek hastalığı, öldürücü hastalıklar arasında bulunur. İnsandan insana solunum yolu ile bulaşan ve Variola virüsünün oluşturduğu çiçek hastalığına karşı bulunan çiçek aşısı ise tarihteki ilk aşı olarak bilinir. İnsanlık sağlığı adına büyük bir ilerleme olarak kabul edilen çiçek aşısı, canlı bir virüs aşısıdır. Aşının içeriğinde Variola virüsü değil, Vaccinica virüsü kullanılır.
Çiçek aşısı genellikle su çiçeği aşısı ile karıştırılır. Ancak bu iki hastalık ve aşı birbirinden farklıdır. Çiçek hastalığında görülen kabarcıklar irinli ve derindir. Çiçek hastalığında görülen döküntülerin hepsi aynı yaşta yani tek tiptir. su çiçeğinde ise farklı tipte döküntüler aynı anda görülür. Çiçek hastalığındaki kabarcıklar ve cilt döküntüleri vücudun birçok yerinde ortaya çıkarken, su çiçeği hastalığında çıkan kabarcıklar çiçek hastalığına göre daha yüzeyseldir ve genellikle gövde kısmında görülür.
Çiçek Aşısının Koruyuculuk Süresi
Çiçek aşısı, 10 yıla yakın bir süre boyunca kişiyi çiçek hastalığından korur. Çiçek aşısının virüsün bulaşmasından sonraki ilk dört gün içinde yapılması da koruyucu etki sağlar. Aşıyı yaptırmış kişilerde çiçek hastalığının belirtileri daha az görülür ve bu kişiler hastalığı aşı yaptırmamış kişilere göre daha az yayar.
Çiçek Aşısının Yan Etkileri
Çiçek aşısının neden olduğu yan etkiler ağırdır ve birçok kişide aynı yan etkiler gözlenir. Aşının yan etkilerinin ciddi olduğu bilindiği için, semptom göstermeyen kişilere aşı yapılması uygun görülmez. Ancak hastalığı bulunan kişilere, hastalığın son derece tehlikeli olması sebebiyle yine de aşı yapılması önerilir. Çiçek aşısı yan etkileri arasında egzama ve beyin iltihabı bulunur. Beyin iltihabına bağlı felç, görme kaybı, zekâ geriliği ve hayati tehlike oluşturabilecek enfeksiyonlar da görülebilir. Yüksek ateş, lenf bezlerinde şişlik ve Vaccinica enfeksiyonu ise çiçek aşısının diğer yan etkileri arasındadır.
Dünyada Çiçek Aşısı
1960’lı yıllarda uygulanan aşılama kampanyaları ve karantinalar ile çiçek aşısı yaygın olarak yapılmıştır. En son 1977 yılında Somali’de görülen çiçek hastalığı vakasından sonra, 1980 yılında Dünya Sağlık Örgütü tarafından çiçek hastalığının ortadan tamamen kaldırıldığı yönünde açıklama yapılmıştır. Bu tarihten itibaren de bir daha çiçek hastalığı teşhisi konulmamıştır. 1980 yılından sonra sivil kişilere çiçek aşısı uygulaması kaldırılmış olup, 1983 yılına kadar sadece bazı ülkelerde sağlık personellerine aşı yapılmıştır. Bu tarihten sonra rutin olarak sadece Amerikan askerlerine yapılan çiçek aşısı, son olarak da 1990 yılında Körfez Savaşı’na katılan askerlere de yapılmış ve daha sonrasında durdurulmuştur.
Dünya Sağlık Örgütü, hastalığa neden olan virüsün bilimsel amaçlı araştırılması ve saklanması için bazı sınırlamalar getirmiştir. Tüm dünyada ve Türkiye’de de bu sınırlama sonrasında çiçek aşısı yapımına son verilmiştir. Şu anda dünyanın hiçbir ülkesinde yetişkinlere veya çocuklara çiçek aşısı yapılmamaktadır.
Çiçek aşısının günümüzde ABD’de herkese yapıldığı düşünülmektedir. Ancak aşı ABD’de sadece bioteröristik saldırı sonucunda çiçek hastalığına yakalanan kişileri tedavi edecek sağlık ekiplerine, hayvan bakımı endüstrisi laboratuvarlarında çalışan kişilere ve ABD ordusunda yer alan askerlere uygulanmıştır. Hastalığa yakalananların bulaştırma ihtimaline karşı da bir miktar aşı stoku yapılmıştır.